13 Şubat 2009 Cuma

Hıncal Uluç & E.A & E.A


Hıncal Uluç deyince akla neler gelir? Gazeteci, eski yazı işleri müdürü, yazar, yapımcı, spor yorumcusu, atletizm uzmanı, güzellik yarışması jürisi, vs. vs... Üstün konuşma yeteneği, geniş kelime hazinesi, el hareketleri ve mimikleri sayesinde kendisini dinlettirme maharetiyle Hıncal Uluç bir ekoldür. 50 yıldır gazetecilik yapar, yazılarını da öyle ya da böyle okutur. En azından bana.

2 E.A 'dan biri Engin Ardıç. 2. Cumhuriyetçi, eski ülkücü, bir zamanların hızlı liberali, son yıllarında ise sağlam bir dinci, sadık bir Atatürk düşmanı. Adı gibi engin bilgi birikimiyle yazdığı yazıları ancak küfürleri sayesinde okutabilen, derin şeylerden bahsedermiş gibi gözükürken aslında hiçbir şey söylemeyen bir adamdır Engin Ardıç.

Diğer 'E.A' ise Emre Aköz. 90'lı yıllarda erotik dergi editörlüğü yapan, 2000'li yılların başında, 'çakma' Hıncal Uluç tadında yazılar yazan, kimsenin önemsemediği, çoğu kimsenin sadece dalga geçmek, vakit doldurmak için okuduğu, birgün yediği yemeği, ertesi gün tavlanın ne tip bir oyun olduğunu bizlere anlatan, özellikle Sabah gazetesinin TMSF'ye devrinden sonra kraldan çok kralcı olan, patron yalakalığının en çılgın versiyonunu bizlere sunan, dinci, Atatürk düşmanı bir adamdır Emre Aköz. Delicesine övdüğü iktidardan ne gibi menfaatleri vardır bilemeyiz. Belki dolgun bir maaş, belki yakın gelecekte sağlam bir yetki sözü -belki bir başyazarlık.

Bu üç yazar neden aynı yazıda? Tek ortak noktaları Sabah gazetesinde yazmak olan bu kişilerden E.A 'lar birleşip Hıncal'a saldırmaya çalışıyorlar. İnsanın önce geçmişine bakıp, yaptıklarına bakıp, eserlerine bakıp ardından birşeyler yazması daha doğru değil mi? Koyun bakalım teraziye; 2 tane E.A birleşse tek bir 'Hıncal' olabilir mi? Bence hayır..

Hiç yorum yok: